Yaz aylarının bitmesiyle beraber artık yavaştan doğa kollarını bizler için açar oldu. İlkbahar yürüyüşlerini çok sevsem de; sonbahar ile beraber doğanın sarıya boyanması ve havaların da çok müsait olması nedeniyle bu mevsimde yürüyüşün ayrı bir güzel olduğunu düşünüyorum. Bu haftasonu da ilk kez bu bölgede farklı bir grup ile yürüyüş yapmak nasip oldu ve beraberce Kıyıköy’de bulunan Korsan koyu doğa yürüyüşüne gidebildim.
Kıyıköy, daha öncesinde de defalarca gittiğim ve Karadeniz’e kıyısı olan çok güzel bir yer. Kıyıköy’ü güzel yapan bir diğer faktör ise; İğneada ve onunla beraber süregelen yemyeşil yolları, harika yürüyüş parkurları. 😍
Başlangıç
Parkura başlamadan evvel bir gün öncesinden termosuydu, meyvesiydi, yağmurluğuydu her şeyi hazırlamıştım. Sabah yola çıkarken de tazecik poğaçaları alıp, buluşma noktasına vardım. Buradaki grup Edosk’tan biraz daha kalabalık gözüktü, 3 minibüs yola koyulduk. Pandemi kuralları nedeniyle minibüsler tam dolu olmuyormuş, bu nedenle hemen hemen aynı sayıda olduk diyebilirim.
Sabah Çerkezköy ve Saray’dan katılımcıları aldık, sonrasında Saray’da bir arıcılar kahvesinde kahvaltımızı ettik. Saray her ne kadar küçük bir ilçe olsa da; bende yeri ömrüm boyu ayrı olacaktır ☺️
Wikiloc ve benim tanışmam
Daha önce defalarca kilometrelerce parkurlarda yürüdük ancak çok ilginçtir ki Wikiloc nedir bilmiyordum, en son EDOSK ile beraber gittiğimiz parkurumuzda bunun ne olduğu konusunda sağolsun öncümüz bana yardımcı oldu ve öğrendim. Bu parkurun benim için önemi; ilk kez Wikiloc üzerinden kayıt oluşturmam oldu.
Yağan yağmur ve çamurlu parkur
Geçen hafta hava muhalefeti nedeniyle ertelenip yağmur yağmamış, bu hafta da tam tersi hava müsait denmiş ancak oldukça ıslak bir parkur oldu bizler için. Sonbaharın belki de sürpriziydi bize ancak kesinlikle çok keyifliydi.
Yolumuz boyunca kesintisiz yağmurun eşlik ettiği yürüyüşte yedigöllere çok benzettiğim bir de nehir bulduk. Burada bir miktar dinlenme fırsatımız oldu aynı zamanda burada güzel de selfieler çekildi. Ben selfieden ziyade, etrafı çekmeyi daha çok seviyorum 😇
Batışıyla çıkışıyla yoğun dikenler eşliğinde de olsa çok şükür ki korsan koyu göründü 😍 Bu zrivede o kadar çok rüzgar vardı ki, yağan yağmur taneleri iğne gibi bacaklarıma batıyordu. Üst kısmım kat kat giyinik olsa da; altıma kat kat giyinme gibi bir şansım yoktu zira o kadar eşyayla yürümek hele ki çamurda daha da zor olurdu.
Her ne kadar rüzgarlı da olsa; korsan koyu daha sonrasında ( özellikle de yaz aylarında ) soğuk çayım, sucuğum, sandalyem, kitabım, termosum ile gelerek keyif yapacağım bir yer olacak gibi. Bu yüzden burayı keşfetmek benim için çok keyifli oldu.
Dönüş yolunda da bu yolda kulaklıkları takıp, yağmurun hafiften çiselediği bir havada yürümek apayrı bir keyifti. Keşke bu yolu hiç bir zaman yalnız yürümeyi sevecek olmasaydım. Ancak yaşananlardan sonra bazı huylarını değiştiremiyor insan.
Ortalama 10 KM yürüyüş ve saatte 4.12 KM ortalama ile saat 2 ‘ ye geldiğinde yürüyüşümüzü sonlandırdık. Grup enerjik, keyifli ancak henüz tam olarak uyum sağlayamadığım bir grup. Lakin bir kaç sefer daha gitmeyi düşünüyorum, mütevazi ve iyi niyetli insanlar.
Bu da gelecekte belki torunlarıma değil de, merak eden arkadaşlarıma göstermek için galeri halinde bırakacağım fotolar olsun efem;
Bir yanıt yazın